Türkiye’de çalışanların Hafta Tatili Ücreti hakkı anayasal bir haktır. Nitekim, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 50. Maddesi. Nitekim Anayasa’nın 50. maddesinde “Dinlenmek çalışanların hakkıdır. Ücretli hafta sonu ve bayram tatili ile ücretli yıllık izin hakları ve şartları kanunla düzenlenir”.
İş Kanununda Hafta Tatiline Hak Kazanma Koşulları ve Hafta Tatiline İlişkin Genel İlke
Türkiye’de hafta tatili ücretine hak kazanabilmek için hizmet akdinin devam ediyor olması ve askıda olmaması yeterli olmayıp, işçinin hafta tatilinden önceki iş günlerinde de çalışmış olması gerekmektedir (İş Kanunu’nun 63. maddesinde açıklandığı üzere).
İş Kanunu’nun 46/3 maddesinde hafta tatiline hak kazanılması bakımından çalışılmış sayılan günler belirtilmiştir. Buna göre,
- Çalışılmadığı halde iş süresinden sayılan zamanlar ile günlük ücret ödenip ödenmediğine bakılmaksızın kanundan veya sözleşmeden doğan iş günü dışındaki zamanlar,
- Evlilik halinde üç güne kadar, anne veya babanın, eşin, kardeş veya çocukların ölümü halinde ise üç güne kadar izin verilmesi gerekmektedir,
- İşveren tarafından bir haftaya kadar verilen diğer izinler, doktor raporu ile verilen hastalık izinleri ve dinlenme izinleri çalışılmış gibi sayılır.”
Hafta sonunun kesintisiz 24 saat kullanılmasına izin verilmelidir. İşçinin hafta sonunda 1 saat çalıştırılması hafta sonunu kesintiye uğratacağından, 1 saat çalıştırılması halinde dahi hafta sonu ücreti tam olarak dikkate alınmalıdır. Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmi dört saattir. Hafta tatili izninin yirmi dört saatten az olması halinde hafta tatili izninin tam olarak kullanıldığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullanılamaz. Buna göre kullanılan hafta sonu yirmi dört saatten az ise hafta sonu hiç kullanılmamış sayılacaktır.
Hafta sonunun başlangıç ve bitiş günleri, bir gece yarısından diğer gece yarısına kadar yirmi dört saatlik bir sürenin (00:00’dan 24:00’a kadar) kullanılması esasına dayanır. Ancak, gece ve gündüz sürekli çalışılan ve işçilerin vardiyalı olarak çalıştırıldığı bir işyerinde, işçilere kesintisiz 24 saat dinlenme olanağı tanınması koşuluyla, hafta tatili günü gece yarısından başka bir saatte başlatılabilir. Buradan hareketle Yargıtay, üç vardiya halinde işçi çalıştırılan bir işyerinde işçinin Cumartesi günü saat 24.00’te vardiyaya başlayıp Pazar günü saat 08.00’e kadar çalışması halinde bu durumun Pazar (hafta sonu) çalışması sayılmayacağına ve işçinin ücrete hak kazanamayacağına karar vermiştir.
Çocuk ve genç işçilerin hafta tatili izni kesintisiz kırk saatten az olamaz. Ayrıca Türkiye’de hafta tatili ücretinin ödenebilmesi için mutlaka bir hizmet karşılığı olması gerekmemektedir.
İşveren çalışılmayan hafta sonu günü için tam ödeme yapmak zorundadır, yani Hafta Sonu Ücreti bir hizmet karşılığı olmak zorunda değildir. Saat ücreti ile çalışan işçiler için hafta sonu ücreti, saat ücretinin 7,5 katıdır.
Hafta Sonu Çalışma ve Ücret Ödeme Yükümlülüğü
Hizmet sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmesinde işçilerin hafta tatili günlerinde çalışması kararlaştırılamaz. Böyle bir sözleşme kesinlikle geçersiz ve hükümsüzdür. Her ne kadar iş kanunu işçilerin hafta tatilinde çalışmaya zorlanamayacağını belirtse de iş hayatında bu durum bazen ihlal edilmektedir. Bu tür bir çalışmanın yasadışı olduğu açık olmasına rağmen, hafta sonu çalışma için mutlaka bir ücret ödenmelidir.
Yüksek mahkeme hafta sonu çalışmanın ücretlendirilmesi konusunda çeşitli kararlar vermiştir: “Hafta tatilinde çalışan işçinin ücretinin nasıl hesaplanacağı yasalarda düzenlenmemiş olmakla birlikte, yüksek mahkeme hafta tatilinde çalışmanın fazla çalışma sayılması ve ücretin yüzde elli artırılarak ödenmesi gerektiğini benimsemiştir.
Türkiye’de Hafta Tatili Ücretinin Ödenmesi
Hafta tatili ücreti, işçinin normal ücretinin ödendiği tarihte ödenmelidir. Yani ücret haftada veya ayda bir ödeniyorsa, hafta sonu ücreti de aynı tarihte ödenmelidir. 394 sayılı Hafta Tatili Kanunu, çalışma süresinin haftada altı gün olduğunu ve işçiye her altı günlük çalışmanın sonunda yirmi dört saatten az olmamak üzere dinlenme izni verilmesi gerektiğini belirtir. 4857 sayılı İş Kanunu haftalık çalışma süresinin en çok kırk beş saat olduğunu ve aksi kararlaştırılmadıkça kırk beş saatin haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde dağıtılması gerektiğini öngörmektedir. İşçilere 4857 sayılı Kanun kapsamına giren işyerlerinde, 63 üncü maddeye göre izin verilen günden önceki günlerde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmi dört saat dinlenme (hafta tatili) verilir ve çalışılmayan hafta tatili günü için işverence bir hizmet karşılığı olmaksızın tam ücret ödenir.
Hafta Tatilinin Diğer Resmi Tatil Günleri ile Çakışması
Hafta tatilinin diğer yasal resmi tatil günlerine rastlaması halinde (aksine yasal veya sözleşmesel bir kural yoksa) işçiye iki farklı izin günü için ücret ödenmez. Ancak işletmede yasal bir istisna olarak yıllık izin günlerinin iş günü olması nedeniyle yıllık izne rastlayan hafta tatili günleri için ayrı bir hafta tatili ücreti ödenecek, izin safhasına rastlayan hafta tatili yıllık izin sayılmayacaktır.
Türkiye’de İş Sözleşmeleri hakkında bilgi almak isterseniz buraya tıklayınız.